Haber / Esin KAYA
Tanıtım programında konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile yaklaşık on aydan beridir çocukların çevre bilinciyle yetişmeleri ve bu kültürün tüm okullarda yaygınlaşmasıyla ilgili kapsamlı çalışmalar yapıldığını ifade ederek destekleri için Bakan Kurum’a teşekkür etti.
Çocukların çevre bilinciyle yetişmeleri için ilk adımı 7 ve 8. sınıflardaki çevre eğitimi seçmeli dersinin müfredatının güncellenmesiyle attıklarını hatırlatan Bakan Özer, “’Çevre eğitimi ve iklim değişikliği dersi’ olarak dersimizi değiştirdik ve 6, 7 ve 8. sınıflara seçmeli ders olarak koyduk. Daha sonraki adımımızda tüm öğretmenlerimize çevre farkındalığı, sıfır atık kültürünün farkındalığını artırmayla ilgili okullarımızda bu kültürün yaygınlaşmasıyla ilgili birlikte eğitimler düzenledik ve gördük ki öğretmenlerimiz bu tür eğitimlere çok daha istekliler. Zorunlu olmamasına rağmen hemen hemen tüm öğretmenlerimiz bu eğitimlere aktif olarak katıldılar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen projelere de değinen Özer, şunları söyledi: “Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayesinde ‘Çevre Dostu 1.000 Okul’ projesiyle yola koyulduk. Yine bu projeyi de Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızla birlikte yürütüyoruz. Türkiye’de tüm ilçelerimizde, temel eğitimde 1.000 okul seçerek bu okulda GES’ten yağmur suyunun toplanmasından atıkların toplanıp tekrar kullanılmasına kadar çevre kültürünün aktif olarak yaşayarak öğrenildiği eğitim ortamlarının oluşturulması için yola çıktık ve inşallah bugün bu projenin kapanışını yapacağız.”
Emine Erdoğan’ın himayelerinde “Kütüphanesiz Okul Kalmayacak” projesi kapsamında ilk kez okullarda sıfır atık geri dönüşüm kütüphaneleri yapmaya başladıklarını hatırlatan Bakan Özer, “Sistemde şu anda çocuklarımızın kullanılmayan malzemeleri dönüştürerek yapmış oldukları aktif olarak süreçlere katıldıkları bin 325 sıfır atık kütüphanelerimizi öğrencilerimize, okullarımıza kavuşturmuş olduk. Şimdi de Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın çevre akademisi eğitiminin sürekliliğini sağlamayla ilgili bir projesinin parçası olmaktan da büyük mutluluk duyuyoruz. İnşallah, Eğitim Bilişim Ağı ve Öğretmen Bilişim Ağı içinde bu eğitimlerle tüm öğrenci ve öğretmenlerimizin süreçlerde aktif yer alması için Millî Eğitim Bakanlığı olarak her türlü desteği vereceğiz” diye konuştu.
Öğrencilerin akademik becerilerinin yanı sıra kültür, medeniyet ve çevre bilinciyle de güçlü bireyler olarak yetişmelerini arzuladıklarını ifade eden Özer, sözlerine şöyle devam etti: “İstiyoruz ki öğrencilerimiz aynı zamanda kültür, medeniyet bilgisiyle donanarak doğaya saygılı, çevreye duyarlı, tasarruf kültürü almış ve başka dünyamızın olmadığı, bu dünyanın bize emanet olduğu bilinciyle yetişsinler. Bunun en yaygın şekilde öğrenileceği mekânlar, okullarımız çünkü 19 milyon öğrencinin, 1. 2 milyon öğretmenin olduğu bir eğitim sistemimiz var. Dolayısıyla Millî Eğitim Bakanlığı, Türkiye’nin örneklemi değil, evrenidir. İşte bu evrende yaptığımız çevre bilinciyle ilgili, atıkla ilgili her türlü adımlar, uzun vadede çok kalıcı etkileri olacak atılımlardır. İnşallah, buradaki akademide öğrencilerimiz çok kapsamlı eğitimleri alacaklar ve hazırlanan hikâye setleri de öğrencilerimizin bu bilinci arttırmalarında çok önemli katkıları olacaktır.”