yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Hafif Yağmurlu
10°C
Yalova
10°C
Hafif Yağmurlu
Pazar Hafif Yağmurlu
10°C
Pazartesi Az Bulutlu
11°C
Salı Az Bulutlu
12°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
14°C

CENGİZ KOÇAL’IN KİTABI: ANILARIM

02.10.2023 13:55
0
A+
A-

Yalova eski belediye başkanlarımızdan rahmetli Cengiz Koçal’ın vefatının üzerinden yaklaşık 10 yıl geçti. Zaman çok hızlı akıyor. 1984 ve  1989 yerel seçimlerinde, önce ANAP’dan sonra da SHP’den, 2 defa Yalova belediye başkanlığına seçildi ve 10 yıl belediye başkanlığı yaptı. Cengiz bey; oldukça zeki, dürüst ve prensipleri olan bir insandı. Dürüstlüğünün ve ilkeli tavırlarının mertebesi, ortalama siyasetçilerimizin çok üzerindeydi. Hem zeki, hem dürüst ve hem de prensiplerine önem vermesi, aspergerlerde toplu halde bulunan özellikler. Cengiz bey belki de aspergerdi (Asperger otizmin bir versiyonu, hastalık değil farklılık, dünya tarihinde öne çıkan insanların çoğunun asperger olduğu söylenir, mesela Elon Musk birkaç ay önce asperger olduğunu açıkladı).

Cengiz bey 2013 yılındaki vefatından 7 yıl önce, anılarını derlediği bir kitap yayınladı: Anılarım. Bu kitap, başta siyasetle ilgilenenler ve ilgilenmek isteyenler olmak üzere, herkesin, hepimizin çıkartabileceği pek çok ders içeriyor. O nedenle kitaptan bazı bölümleri sizlere aktarmak istiyorum.

*****

Önsözü dönemin belediye başkanı Barbaros Binicioğlu tarafından yazılmış olan kitaptaki ilk yazısında, Cengiz bey, 1979 yılında evinin bombalanması hadisesine de değiniyor. O yıllarda Cengiz bey MHP saflarında ve abisi Turan Koçal da MHP milletvekili. Cengiz bey olayı şöyle anlatıyor: ”Bir gün gece 23-24 sularında, evimin kapısının önüne konan bir bomba, Kazımiye köyünden bile duyulacak şekilde müthiş bir patlama ile, bırakınız evimin bütün camlarını ve kapılarını, tüm caddedeki dükkan ve evlerin camlarını caddeye döktü… Bu olay olduğunda, ilk düşünülen şey; aşırı sol guruplardan birilerinin bu olayı yaptığı şeklindeydi. İlk ağızda benim de düşündüğüm tereddütsüz bu oldu. Zaman içinde bu olayın resmen kimler tarafından yapıldığı ortaya çıkmadı, faili meçhul olarak kaldı. Ancak aradan bir süre geçtikten sonra, özel araştırmalarım neticesinde, bu olayın yaratıcısının ilk zamanlar zannettiğim gibi aşırı sol görüşlü kişiler olmadığı kanaatine vardım. İşte bu noktada, tabiri caizse, kafama bir şeyler dank dedi!!!”

*****

Kitaptaki ‘İmar Affı’ isimli bölümde ise şunlar yazıyor: ”Af yasalarını, hangi konuda olursa olsun, ilke olarak, hiçbir zaman benimsememişimdir… Netice olarak ülke yararına olmayan, ama oy avcılığını hedefleyen bu yasalar hep kanunları çiğneyenlere mükafat, çiğnemeyenlere bir ceza olarak geri dönmüştür. Ayrıca bütün dünyada, bizdeki kadar af yasası çıkaran bir ülke olduğunu da asla tahmin etmiyorum. Hukuk devletinin iyi işlediği ülkelerde, bilebildiğim kadarıyla hiçbir zaman herhangi bir konuda af çıkarılmamaktadır… Devletle ilgili olan vergi, sigorta primi v.s. gibi konularda hiçbir zaman aksatma yapmadan, yükümlülüklerimi harfiyen yerine getirmiş olduğum halde, bu yükümlülükleri zamanında yerine getirmeyenlere nazaran bu af yasaları neticesinde hep mağdur duruma düşmüşümdür. Her defasında da, ‘bir daha ben de yükümlülüklerimi yerine getirmeyeceğim’ diye düşünmeme rağmen, neticede yine getirmişimdir. Yani kısacası bu aflar, değil kişilerin bundan sonraki mevzuat çiğnemelerine engel olmak, tam tersi; yasal mevzuatı çiğnemeyi teşvik etmektedir…”

*****

Cengiz bey, ‘Yalova’nın İl Olması’ başlıklı bölümde de şunları anlatmakta: ”Turgut Özal’ın başbakanlığının son dönemleri idi ve Türkiye’de il sayısının 100’e çıkması gerektiğini dile getiriyordu. Bu düşünce bana göre çok yanlıştı. Tam tersi il sayısının azaltılması gerekirdi… Sayın Turgut Özal’ın bu vilayet sayısını yüze çıkarma fikrinin, rasyonel bir hizmet verme düşüncesinden çok, tamamen reye dönük, yani popülist bir eyleme yönelik olduğunu düşünüyorum… Başbakanın bu sözleri basın kanalı ile duyulunca, Yalova’da o zamana kadar hiç kimsenin aklından geçmeyen bu il olma konusu konuşulmaya başlandı… Hiç kimse de il olunmasına karşı değildi. O zaman Yalova’nın il olmasını isteyenleri üç gruba ayırabilirim:  Birinci grup; Yalova’nın il olması, Yalova’nın kalkınmasına büyük katkısı olur düşüncesinde olan, iyi niyetli ama bana göre iyi değerlendirme yapamayan vatandaşlar. İkinci grup; o zamanki iktidar partisi olan Anavatan Partisinin yerel yöneticilerini, bu işi başaramayacakları düşüncesiyle, yıpratmak isteyenler, yani çarpık muhalefet yapma anlayışı taşıyan kişiler. Üçüncü grup da; Yalova il olunca kendilerinin milletvekili olma şanslarının artacağını düşünen birkaç yerel siyasetçi. Sayıları az olmasına rağmen üçüncü grup bu konuda en fazla gayret gösterenlerdi. Konu hakkında fazla bilgi sahibi olmayan birinci grubu etkileyerek, sayılarını arttırmayı beceriyorlardı… Yalova il olduktan sonra bunların hiçbiri milletvekili olamadı… 1988 yılında mensubu olduğum SHP’nin genel başkanı Erdal İnönü Yalova’ya gelmişti… Topçular’dan Yalova’ya kadar olan beraber yolculuğumuzda, benden Yalova hakkında kısa bilgiler almak istedi. Çünkü bu bilgiler Yalova iskele meydanında yapacağı konuşmada Yalova ile ilgili söyleyeceği şeylere mesnet olması açısından değer taşıyabilirdi… ‘Yalova halkının güncel olan ve ısrarla istediği bir şey var, o da Yalova’nın il olması’ dedim. Bana dönerek ve hafif tebessüm ederek söylediği şu oldu: ‘Başkan sen Yalova’nın il olmasını doğru buluyor musun?’… Ben de kendisine, ‘ben Türkiye başbakanı olsam Yalova’yı il yapmazdım’ dedim… Erdal bey vapur iskelesinde kalabalık bir topluluğa hitap etti ama Yalova’nın il olmasına yönelik bir kelime dahi etmedi… Halkın bütününün arzuladığı bir icraat için, ‘biz iktidara geldiğimizde Yalova’yı il yapacağız’ şeklinde bir cümle söyleseydi, meydan alkışlara boğulurdu. İşte ciddi devlet adamlığının bir örneği…”

*****

Bir sonraki yazımda da rahmetli Cengiz beyin Anılarım kitabından alıntılar yapmaya devam etmek istiyorum…

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.