yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
35,0437
EURO
36,3885
ALTIN
2.940,24
BIST
9.915,76
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Çok Bulutlu
14°C
Yalova
14°C
Çok Bulutlu
Perşembe Açık
16°C
Cuma Hafif Yağmurlu
13°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Pazar Parçalı Bulutlu
14°C

TEDAVİYE DEĞİL HASTALANMAMAYA ODAKLANMAK

09.12.2024 11:41
0
A+
A-

ABD seçimlerinde, aklına fikrine değer verdiğim insanların neredeyse hepsi (yerli veya yabancı), Trump’a oldukça soğuk bakıyorlardı ve rakibi Harris’i, en azından kötünün iyisi olarak görüyorlardı. Aklına-fikrine değer verdiğim (belki de en çok değer verdiğim) bir kişi hariç, o da Baha idi. Baha, müesses nizam‘ı yani bugün dünyaya hakim olan ve dünyayı büyük oranda yöneten elit grubu, insanlık için en önemli sorun olarak görüyor ve Trump’ı onlarla mücadele edebilecek bir siyasetçi olarak görüyor. Kamala Harris’e ise tamamen onların temsilcisi gözüyle bakıyor (tabii Elon Musk gibi adamlar, mevcut müesses nizam’ın tamamen dışındalar mı, ya da onların kuracağı yeni bir nizam bugünkünden daha iyi mi olacak, bu sorulara net cevaplar verebilmek çok zor)…

*****

Trump’ın müesses nizam’la kapışma yaşaması beklenen önemli alanlardan biri sağlık sektörü. Robert Kennedy Jr‘u Sağlık Bakanı yapmaya çalışıyor, eğer bu gerçekleşirse ardından büyük bir gümbürtü kopacak gibi görünüyor…

Robert Kennedy Jr, 1963’te bir suikaste kurban giden eski ABD başkanı John Kennedy‘nin yeğeni. Aynı adı taşıyan babası da, başkan adayı olma sürecinde, 1968 yılında bir suikast sonucu öldürülmüştü. Kennedy, Harvard Üniversitesi’nden mezun oldu ve Virginia Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde doktora yaptı. 1980’lerin ortasında, çevreyi korumaya odaklanan Riverkeeper ve Doğal Kaynaklar Savunma Konseyi’ne katıldı, Riverkeeper’daki çalışmaları uzun vadeli çevresel yasal standartları belirledi. Kennedy her iki kuruluşta da çevreyi kirleten büyük şirketlere karşı hukuki mücadeleler kazandı.1983’te Kennedy, Manhattan’da Bölge Savcı Yardımcısıyken, eroin bulundurmaktan tutuklandı ve iki yıl denetimli serbestlik ve toplum hizmeti cezasına çarptırıldı. 1986’da Pace Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde çevre hukuku alanında yardımcı profesör oldu. 1987’de Pace’in Çevre Davaları Kliniğini kurdu ve 2017’ye kadar burada baş avukat ve eş direktör olarak görev yaptı. 1999’da kâr amacı gütmeyen çevre grubu Waterkeeper Alliance’ı kurdu ve 2020’ye kadar yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptı. Dava, lobicilik, öğretim ve kamu kampanyaları ve de aktivizm yoluyla, su yollarının, yerli haklarının ve yenilenebilir enerjinin korunmasını savundu…

Son ABD başkanlığı seçiminde 14 adaydan biriydi ve % 0.5 oy aldı (Trump ve Harris dışındaki adaylar çok az oy alabildi). Seçim kampanyasında  Trump, Kennedy’i radikal solcu ve deli olarak tanımlıyordu ama şimdi Sağlık Bakanı yapmaya çalışıyor…

*****

Kennedy’nin müesses nizam’ın yönetimindeki sağlık sektörüne getirdiği eleştirilerden biraz bahsetmek istiyorum:

Aşı Güvenliği ve Etkililiği: Kennedy, aşıların güvenli olmadığını ve bazı nörolojik bozukluklara, özellikle otizme yol açabileceğini iddia etmekte.

Zorunlu Aşı Uygulamaları: Zorunlu aşı politikalarına karşı çıkıyor ve bu politikaların bireysel özgürlükleri ihlal ettiğini düşünüyor. Bunun yerine, bireylere sağlık kararlarında daha fazla özgürlük verilmesi gerektiğini savunuyor.

Kennedy, ilaç şirketlerinin hükümet kurumları üzerindeki etkisini eleştiriyor. Bu şirketlerin, halk sağlığı yerine kâr odaklı politikalar uyguladığını söylüyor. Ayrıca, COVID-19 salgını sırasında ilaç şirketlerinin kar elde etmek için krizi manipüle ettiğini iddia ediyor.

Şeffaflık Eksikliği: ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC) ve Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) gibi sağlık otoritelerinin, ilaç şirketleriyle olan ilişkilerinde daha şeffaf olması gerektiğini savunuyor​.

Doğal Gıdalar: Çiğ süt tüketimini savunan Kennedy, FDA’nın bu konuda gereksiz kısıtlamalar uyguladığını düşünüyor.

HIV ve AIDS: HIV’in AIDS’e yol açtığına dair yaygın bilimsel konsensüsü sorgulayan Kennedy, bu konuda da sağlık otoritelerinin yanlış bilgilendirme yaptığını öne sürüyor​.

Kennedy, 5G gibi kablosuz teknolojilerin radyasyon nedeniyle kanser gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini iddia ediyor.

Belediyelerin şebeke suyuna klor koymasının insan sağlığına çok olumsuz etki yaptığını ve bunun engellenmesi gerektiğini savunuyor.

Gerçek bilim yayınlamaya başlamadıkları takdirde, tıp dergileri hakkında kovuşturma başlatacağını söylüyor (bildiğim kadarıyla kast ettiği tıp dergileri, bilim çevrelerinde en kabul görmüş dergiler).

Ürünlerini agresif bir şekilde pazarlayan ve ilaç fiyatlarını yüksek tutmak için şüpheli taktiklere başvuran ilaç şirketleri ile uğraşacağını söylüyor.

Kennedy, işlenmiş gıdaların insan sağlığına yaptığı olumsuz etkilere de projektör tutuyor ve bu konuda da bir şeyler yapmaya hazırlanıyor.

Gıda katkı maddeleri ve çevresel toksinlerin çok sıkı denetlenmesi gerektiğini sürekli vurguluyor.

Ayrıca düzenli egzersiz alışkanlıklarını artırmak için açık alan aktivitelerini desteklemeyi planlıyor.

*****

Ülkemizde bu konular hiçbir partinin gündeminde yok maalesef (belki biraz Yeniden Refah Partisi bu konuların bazılarıyla ilgileniyor ama onun ilgisi de çok yetersiz seviyede). Bu başlıkların bir kısmı komplo teorisi de olabilir ama bunu anlayabilmek için tarafsız ve ciddi araştırmalara ihtiyaç var ve bunlar da dünya genelinde hemen hiçbir yerde yapılmıyor. Göstermelik bir şeyler yapılsa bile, kümesi tilkiye emanet ederek bu araştırmalardan sağlıklı sonuçlar beklemek mümkün değil….

Dünya genelinde sağlık sektörü, hasta olmayı önlemeye çalışmak yerine, hemen hemen tamamen tedavi etmeye odaklanmış durumda. Sağlık sektörünün yıllık hacmi yaklaşık 13 trilyon ABD doları (13.000.000.000.000 dolar). Bu rakam Türkiye’nin toplam bütçe rakamının yaklaşık 50 katı. Sağlık sektörü tedavi (?) amaçlı bu parasal hacmi artırarak sürdürmeyi hedefliyor, tabii ki…

Kennedy’nin ABD Sağlık Bakanı olması ile beraber, dünya genelinde sağlık alanında bugünkünün tam tersi yönde rüzgarlar esmeye başlayabilir.

Bekleyip göreceğiz, bakalım neler olacak…

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.