Kemalat yolu oldukça çetin ve çilelidir. Çok az insan bu yoldan gidebilir. ‘Tüketmekten başka mutluluk yolu yoktur’ zihniyetinin dayatıldığı ve alternatiflerin özellikle yok edildiği bir çağı yaşıyoruz. OswaldSpengler, 2100 yılı civarında Avrupa’ya birkaç yüzyıl önceki dinin geri döneceğini iddia ediyor. İnsan ne için yaşamalı? Hangi yoldan gitmeli? Günlük koşuşturmalara vakit ayırmak ne kadar doğru? Günler çilelerle geliyor. Bu dünyada ‘Ölüm’ diye bir şeyin var olduğu kesindir ve henüz kaçabilen olmadı. Ama bu dünyada ölümün dışında ‘Acı’, ‘Keder’ ve insanın kendini uyuşturması gibi gerçekler de var. Günümüzde Ortodoks bilim, din haline geldi. Tüket tüket nereye kadar? Neden hiç kimse ‘Bir dakika; ben ne yapıyorum?’ diye soramıyor? Ülkemizde Yunus Emre çok sevilir ama o şiirlerin bilgeliğinden ne kadarımız zerre kadar dahi olsa yararlanabiliyor? Dünyayı terk, Ahireti terk, Benliği terk, Terki terk… Çok güzel bir söylem! Öteye gidebiliyor musunuz? Sol el yolunda ise bireycilik ve sorgulama çok daha ön plandadır. Aslında mesele korkuların ve arzuların zihni bulanıklaştırmasını engellemektir; ondan sonra zaten istediğiniz her bilgiye kolayca ulaşabilirsiniz! Buna Jain felsefesinde ‘KevalaJnana’ deniyor. Bir de ‘WuWei’ var ve bu da yeterince sakin olunabildiği takdirde her türlü şeyin kolayca çözülebileceği gerçeğidir. Sadece sakinliğe odaklanın! Asya, Avrupa, Afrika, Amerika gibi pek çok coğrafyada birbirinden çok farklı yollar mevcuttur. Kime hangi yolun uyacağı da belli olmaz. Örnek verirsek: Bir çocuk Haredi ailesinde doğdu. Ama o yola adapte olamıyor. Onun yerine örnek verirsek Amerika kıtasındaki yollardan birine çok daha iyi adapte oluyor. O zaman o çocuk oraya gitmelidir. Bunun dışında mesela Afrika’da doğan bir çocuk Haredi yolunda çok daha iyi istikamet alabiliyorsa o da o yolu tercih etmelidir. Ama günümüzdeki insanlar bilgelikten çok uzak. Belki hep böylelerdi; belki de modernite ve popüler kültür veya dünya ekonomisinin ve refahın birkaç yüzyıl öncesine göre çok daha iyi olmasından bu hale geldiler. Aslında bu yollar bir nevi Özel Kuvvetler mensuplarının eğitiminin mental parçası gibidir. Ama özel kuvvetler mensupları için görevlerinde ihtiyaçları olacak kadarı yeterlidir, Kemale ermek isteyen insan ise sonuna kadar gitmelidir. Rahata çok alışmış bir kimse de bir gün Kemale ermek isteyebilir. Ama böyle birisine geleneksel yollardaki çok ağır şeyleri yüklerseniz o kişi dayanamayabilir ve o yüzden de ona göre bir yol seçilmelidir. Ayrıca bir talib kendisine uygun bir mürşid bulamayabilir. O zaman ne yapılmalıdır? O zaman o kişi yoluna kendi başına devam etmelidir. İnsanlar neden bilgeliği önemsemiyor? Hakikat, Marifet ve Hikmet neden sahibsiz kaldı? İlim ve İrfan neden sahibsiz kaldı? Günümüz dünyası, Roma’nın imparatorluk dönemine çok benziyor. Sonunda doğu’da bir Hristiyan medeniyeti yükselirken batı’da ise Cermen krallıkları kurulmuştu. Sanayi devriminin sancıları hala bitmedi; sonuçta çok büyük bir olay! Geçmişteki pek çok kabul, son yüzyıllardaki bilimsel keşiflerle yerle bir oldu. Günümüzü gelecekte muhtemelen bir geçiş dönemi olarak adlandıracaklar. Ama bilgelik her zaman bilgeliktir! Birkaç yüzyıl öncesinin yarı aç yarı tok yaşayan insanları günümüzün görece bolluğu ile yoldan çıktı. Yunus Emre, şiirlerini neden yazdı? Ne için? Peki günümüzde gerçekten yararlanan, faydalanabilen, öğüt alabilen kimse var mı? Bugün ‘Türk büyüğüdür’ denip saygı duyuluyor ama başka hiç bir şey yok! İlgilenenler daha çok edebiyatçılar ve Türkologlar! Peki Yunus Emre Türk olmasaydı, mesela Patagonyalı olsaydı ve şiirlerini de Patagonya dilinde yazsaydı bugün ülkemizde gördüğü ilgiyi görecek miydi? Ama bilgelik nereden gelirse gelsin, nereli olursa olsun bilgeliktir! Acele etmeyin! Yavaş yavaş! Bebek adımlarıyla! Buddha da bir günde Buddha olmadı! Maraton koşucuları ile kısa mesafe koşucularının taktikleri oldukça farklıdır. Kısa mesafede tam gaz verilir ama Maraton’da ancak en sonunda tam gaza geçilir. Bol bol araştırın! Düşünün ve sorgulayın! Bilgelik evrenseldir. Farklı felsefeler, tıpkı körlerin fil tarifi gibi hakikatin bir kısmına ışık tutar. Farklı coğrafyalarda ortaya çıkan farklı felsefeleri birleştirdiğinizde ise çok daha büyük bir resim ortaya çıkacaktır. Karar sizin; seçim sizin…